İnsanlar ve gezegen için: rejeneratif tarıma yatırım yapmak
Vizyonumuz, çayı ve bitkisel ürünleri iklim açısından olumlu ürünlere dönüştürmektir.
Kuraklığa ve zararlılara dayanıklı bitkiler
Şu anda optimum çay üretim bölgesi deniz seviyesinden 1500-2000 metre yüksekliktedir. Ancak, 2050 yılına kadar sıcaklık değişikliklerinin 2000-2300 metre yüksekliğe ihtiyaç duyulmasına neden olacağı tahmin edilmektedir. Çaylıklarımızı daha yüksek rakımlara taşıyamayız, bu nedenle yeni iklim koşullarında mükemmel kalitede çay üretmeye devam edebilmemiz için çayımızı adapte etmemiz ve arazi yönetimi uygulamalarımızı geliştirmemiz gerekiyor. Bu zorluğun üstesinden gelmenin yollarından biri, kuraklığa ve daha yüksek sıcaklıklara dayanabilecek yeni çay çeşitlerinin geliştirilmesidir.
Tarım uzmanlarından oluşan benzersiz ekibimiz, yeniden dikim için iklim değişikliğine en dirençli ve yüksek verimli klonları seçmektedir. Yenilikçi ıslah tekniklerimiz, Camellia sinensis'in zararlılara ve kuraklığa daha dayanıklı çeşitlerinin geliştirilmesini hızlandırmak için tipik 15 yıllık döngüyü yarıya indiriyor. Islah programına başladığımız 1990 yılından bu yana 32 ticari çeşidi piyasaya sürdük ve çay arazilerimizi kademeli olarak yeniden ekiyoruz. Bu yeni bitkiler kuraklığa tolerans sağlıyor, verimimizi arttırıyor ve karbon ayak izimizi azaltıyor. Bunları fabrikalarımıza tedarik sağlayan küçük çiftçi çay yetiştiricileriyle ve daha geniş çay endüstrisiyle paylaşıyoruz.
Çiftçilik doğayla birlikte
En iyi tarım uygulamaları hem çevresel hem de finansal faydalar sağlar. Önde gelen bir çay ve bitkisel ürün alıcısı olarak, tedarikçileri performanslarını geliştirmeleri için teşvik ediyor ve destekliyoruz.
Yüksek verimli, dayanıklı mahsuller, çiftçi topluluklarının daha sağlıklı bir ortamda gelişmesine yardımcı olmanın anahtarıdır. Yüksek rakımlı çay arazilerimizde, zararlıları ve hastalıkları kontrol etmek için entegre zararlı yönetimi (IPM) uygulamalarını kullanıyoruz, bu nedenle pestisit uygulamıyoruz. Bu, toprağın biyolojik çeşitliliğine büyük fayda sağlıyor ve bol miktarda organik madde içeren sağlıklı bir toprak çok daha fazla nem tutarak çayımızı iklim değişikliğinin neden olduğu uzun kurak dönemlerin etkisine karşı daha dayanıklı hale getiriyor. Ayrıca IPM konusundaki bilgi ve eğitimimizi dışarıdaki yetiştiricilerimizle de paylaşıyoruz, böylece onların toprakları da gelişiyor.
Doğanın sihir yapmasına izin veriyoruz ve karşılığında o da bizi besliyor.
tedarik zincirimizin ötesine geçmek
Amacımız, daha geniş bir sektörün çevresel ayak izini en aza indirmesine yardımcı olmaktır. Kenya'da yaklaşık 1.500 küçük çiftçi bizim geliştirdiğimiz çay çeşitlerini kullanıyor ve biz de 2.200'den fazla küçük çiftçi tedarikçiye iyi tarım uygulamaları konusunda eğitim veriyoruz. Sonuçta elde edilen verim artışları, Kenya çay endüstrisinin daha fazla doğal alana tecavüz etmeden artan talebi karşılamasına yardımcı olacaktır.